Ege’de peş peşe depremler! Prof. Dr. Sözbilir: Sonuna geldik

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Denizi’nde son haftalarda devam eden sismik hareketliliğin azaldığını belirterek, “Deprem fırtınasının sonuna geldik. Günde ortalama 400’e yakın deprem şimdi 10-15’e düştü. Bu aşamada ilk deprem fırtınası tamamlanmıştır diyebiliriz.” dedi.
DEÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Sözbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Ocak’ta Santorini Adası yakınlarında 4 büyüklüğünde depremlerin olduğunu, ardından bölgede deprem fırtınasının yaşanmaya başladığını hatırlattı.
SON AŞAMAYA GELİNDİ
Bölgede 20 günden bu yana farklı büyüklükte yaklaşık 3 bin depremin olduğunu belirten Sözbilir, “Başlangıçta iki, üç, dört büyüklüğünde depremler oldu. Sonra 8 tane 5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Belli bir zaman sonra bir çan eğrisi oluştu aslında. O çan eğrisinin şu anda son aşamasına geldik. Aslında şu an deprem fırtınasının sonuna geldik. Günde ortalama 400’e yakın deprem şimdi 10-15’e düştü. Bu aşamada ilk deprem fırtınası tamamlanmıştır diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Sözbilir, bölgede bugün 5,1 büyüklüğünde depremin olduğunu, zaman içinde böyle şiddetli sarsıntıların yaşanabileceğini aktardı.
HEM VOLKANİK HEM TEKTONİK
Bölgedeki tüm sismik hareketliliği değerlendirdiklerinde hem volkanik etkinliğin hem de tektonik kaynaklı depremlerin birlikte olduğunu gözlemlediklerini anlatan Sözbilir, “Şu anda orada bir magma sokulumu var. Belli bir şekilde, belli bir derinlikten yüzeye doğru yaklaşıyor. Yaklaşık 3-4 kilometrelik bir aşamaya kadar gelmiş durumda. Onun yukarı doğru çıkışıyla oluşan hidrotermal akışkanlar ve gazlar belli bir basınç altında oradaki kayaları kırıyor. Bu süre içinde o kırılmalardan dolayı öyle depremcik dediğimiz çok sayıda deprem oluşumu söz konusu oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
Depremlerin azalmasının ardından belirsizlik evresinin yaşandığına dikkati çeken Sözbilir, bundan sonra bölgede yeniden benzer sarsıntıların olabileceğine işaret etti.
Bölgede 2011-2012 yıllarında da deprem fırtınası yaşandığını anlatan Sözbilir, şöyle konuştu:
“O tarihlerde de bir aktivite oluşmuştu ve o birkaç ay sürmüştü. Tekrar birkaç deprem fırtınası birbirini izleyecek şekilde devam edebilir. Tabii bu arada volkanik patlama, deprem ve bunlardan dolayı da tsunami tehlikesi aslında tabii ki devam ediyor. Bunların hiçbiri bizde yıkıcı, ciddi bir problem yaratmayacak. Bu aşamada eğer biz önlem alma yolunda gerekli adımları atabilirsek çok ciddi anlamda buradan az bir hasarla çıkma şansımız yüksek.”
‘HASSAS BİR ÇALIŞMA YAPTIK’
Vatandaşlardan AFAD başta olmak üzere resmi kurumların yapacağı açıklamaları takip etmelerini isteyen Sözbilir, bilim insanları olarak deprem fırtınasının başladığı günden bu yana çok hassas bir çalışma yaptıklarını aktardı.
Sözbilir, Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak volkanik kökenli depremleri araştırmak için çalışma grubu oluşturduklarını söyledi.
Yurt dışındaki bilim insanlarının da bu çalışma grubunda görev aldığını hatırlatan Sözbilir, “Türkiye’de aktif volkanlarımız var. Ege Denizi’nin dışında karada da 14 aktif volkanımız mevcut. Literatür çalışması da yaparak belli bilgilere ulaşmaya çalışıyoruz. Geleceğe yönelik önemli bilgiler elde etmek istiyoruz.” dedi.